21. Yüzyılda Dünya Ekonomisinin Görünümü

Kırıkkale Üniversitesi İİBF Dekanı Prof. Dr. Güven Delice SDE Akademi kapsamında öğrencilere ’21. Yüzyılda Dünya Ekonomisinin Görünümü’ başlıklı dersi anlattı.

Dünya ekonomisinin 21. Yüzyıla kadarki görünümünü genel hatlarıyla anlatan Delice, 17 ve 18. yüzyılda teorik olarak Avrupa’nın bütünleşmesi konuşulduğunu fakat önemli bir adım atılamadı Avrupa Birliği’nin dışında NAFTA adında bir örgüt bulunmaktadır. Kuzey Amerika’da ticaret serbestliği oluşturmak için kurulmuştur. Asya’da ise 1989’da kurulan APEC örgütünü görüyoruz. 21 üyesi bulunan bu örgüt bir ticari blok oluşturmuştur. Yakın tarihli Şanghay İşbirliği Örgütünden bahsedebiliriz. Bu tür oluşumların öncülüğünü artık Çin ve Rusya yapmaya başladı ve Çin ile Rusya Amerika’ya nispeten direnme gücü olan ülkelerdir. Dünya giderek tek kutuplu bir yapıdan çok kutuplu bir yapıya evrilmeye başladı. 20. yüzyıl aynı zamanda krizler yüzyılıdır. Küreselleşmenin ülkeler arasındaki sınırları kaldırmayı ifade ettiğini, bu kapsamda mal ve hizmet hareketlerinin önünde bulunan sınırlar olan gümrük ve kotaların; insan hareketlerinin önünde bulunan sınırlar olan vizelerin; sermayenin ve teknolojinin önünde bulunan sınırlar ve kısıtlamaların da kaldırılması gerektiğini belirtti. 20. Yüzyılda önce savaşların küreselleştiğini ardından da ekonomi ve kültürün küreselleştiğini belirten Delice, son durumda ise krizlerin küreselleştiğini örneklerle anlattı. Delice’ye göre, kapitalist sistemin yaşadığı üç büyük sorun vardır. Birincisi 1873 Avusturya’da Viyana borsasının çökmesi ile başlıyor ve 1896’ya kadar devam ediyor. İkinci ve en büyük kriz olan 1929 krizi ise ABD borsasının çökmesi ile başlayarak on yıl kadar tesirini devam ettirmişti. Bundan sonra ise bütün ekonomik modeller dönüşüme uğradı. Üçüncü büyük kriz ise 2008 krizidir. Amerika’da başlayan bu krizden Amerika çabuk çıkmıştır fakat küresel anlamda krizin etkilerinin hala daha tamamen sona erdiğini söyleyemeyiz.